Malumunuz Kardemir’de 11 Yönetim Kurulu Üyesi bulunuyor. Geçtiğimiz haftalar da Kardemir Yönetim Kurulu Üyesi olan Mustafa Yolbulan’ın istifasının ardından bu sayı 10’a düşmüştü.
Tabi Yolbulan’ın istifasının nedenlerinden birinin Karçimsa’nın %51 çoğunluk hissesinin Kardemir Yönetim Kurulu Üyesi ve Çağçelik A.Ş.’nin sahibi olan Kamil Güleç’in damadı olan Soner Özbey tarafından 5 Milyon dolara satın alınması olduğu söylenmişti.
Aslında Karçimsa bildiğim kadarıyla daha önce Kamil Güleç tarafından Kardemir’e kazandırılmak istenmişti. Satın almak için Kardemir tarafından o dönem yapılan görüşmelere Kamil Güleç ile Mustafa Yolbulan katılmıştı. Ve o zaman Yolbulan KarçimSa’nın alınmasını istememişti. Ne zaman ki, Soner Özbey, çıktı aldı. Kıymetli oldu.
Yani alalım derken istemeyen kimdi ? Alınınca neyin yaygarası yapılmaya çalışıldı? Tabi konu Kamil Güleç’in damadının alması. Yani başka herhangi biri alsaydı bu gündem yaşanır mıydı? Yani damadı Karçimsa’yı aldı diye Kamil Güleç’i suçlamaya çalışmak nasıl bir mantıktır? (Anlaşılan Karabük’te önümüzdeki süreçte konuşulacak isimlerden biri de Soner Özbey ve Karabük’te-Safranbolu’da aldıkları olacak demek ki.) Neyse artık, alan aldı, satan sattı, Karçimbey oldu, Karabüklü oldu yani, konu bitti.
Bir vefasızlık şehri olmamalı ama Karabük.
Karabük, kendi tarihinde yaşananları, kentin tarihinde yaşananları verilen mücadeleleri ve bu mücadele de en önde olanları unutmamalı. 1994’te başlayan özelleştirme sürecinde bir kentin tüm unsurlarıyla ve el birliğiyle verdiği mücadelenin sonunda 1995’te kentin kaderi değiştiren imzayı KARDEMİR AŞ’nin Kurucu Başkanı olarak ve devir sözleşmesine Müteşebbis Heyet Başkanı olarak imza atan isim Kamil Güleç’ti mesela.
Rahmetli Mutullah Yolbulan’la Kamil Güleç, yıllarca uyum içinde yönettiler Kardemir’i. Karabük’te denge merkezi oldular. 2010’daki sendikal mücadelede Özçelik İş Sendikasının belki de sendikal faaliyetlerinin Karabük’te sıfırlanmasını engellediler. ( Tabi üzücü ve istenmeyen olaylar da yaşandı bazı işçiler işlerinden oldular…) Ama Özçelik İş Sendikasının oksijen tüpü oldular, hayat öpücüğü verdiler o süreçte bir nevi. Sonra ne oldu ? Özçelik İş Sendikası geldi Çağçelik önüne çadır kurdu. Örgütlenin ne güzel zaten işiniz örgütlenmek kimse de karşı çıkamaz da, görüşerek çözülebilecek bir örgütlenmenin böyle hoyratça bir yöntemle uygulanmasında ne amaçlanmıştır, anlaşılır değil, diyeyim…
Karabük’ün Kamil Amcası olarak anılan Güleç, telefonunu aradınız da açmamazlık mı yaptı, dönmemezlik mi yaptı ? Görüşme talep ettiniz o an müsait değilse bile örneğin şu zaman görüşelim dedi de ondan sonra randevu mu vermedi? Böyle olsa tamam. Ama uzun yıllardır az-çok tanıdığımız bir Kamil Amca, böyle bir şey yaparak kalp kırmaz. Bir şekilde orta yolu bulur…
Yani Karabük vefasızlık şehri olmamalı diye boşuna yazmıyorum. Zor zamanlarınızda size destek olanları sonradan unutursanız, bir daha zor zamanınız olursa yanınızda duran olmaz. Düşmez kalkmaz bir Allah’tır sonuçta. Tabi herkesin kendi başka hesapları var, demek ki ! İşçi de hesap kitabın tam ortasındadır her zaman zaten. Neyse…
Ne yazacaktık nerelere geldik. Yazacağım konu bir – iki cümle aslında. Kardemir Başkan Vekili Erdal Erdem’de başka bir göreve getirildiği için istifa etti. Sonuç Kardemir Yönetim Kurulu’nun 11 olan sayısı 9’a düşmüş oldu.
Mevcut yönetim kurulu üyelerinden sadece bir Karabüklü kaldı o da vefasız şehrin dönem dönem kara propagandalarla yıpratılmaya çalışılan ismi Kamil Güleç.
Merak edilen ise bu yeni üyeliklere Karabüklü 2 kişi mi atanacak, yoksa dışarıdan birileri mi atanacak ? Karabük’te bu merakla bekleniyor. İsim önerilerim de var tabi ama yazı bazı konulara girdiğimiz için uzadı. Sıkmayalım okuyucuyu, isim önerilerimizi de ayrıca yazalım.
İlginizi çekebilecek bazı köşe yazıları
GENEL
17 Mayıs 2024GENEL
17 Mayıs 2024GENEL
17 Mayıs 2024GENEL
17 Mayıs 2024GENEL
17 Mayıs 2024GENEL
17 Mayıs 2024GENEL
17 Mayıs 2024Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.