3 yıldır Karabük’te yaşayan ve sesini duyurmak isteyen evli ve bir çocuk babası Doğu Türkistanlı Uygur Türkü soydaşımız Mahmut Can Erkin, Doğu Türkistan’da yaşanan baskı ve zulmü sadece Karabük Farklı Gazete’ye anlattı.
Çin’in Doğu Türkistan’da Soydaşlarımız olan Uygur Türkleri’ne yaptığı zulümler Karabük’te geniş yankı uyandırdı.
Geçtiğimiz hafta Karabük’te Doğu Türkistan için basın açıklaması düzenlenmiş, Çin zulmü protesto edilmiş ve gıyabi cenaze namazı kılınmıştı.
Erkin, açıklamasında 3 yıldır kardeşleri, anne ve babasından haber alamadığını söyledi. Açıklamasının devamında ise kendisinin ve ailesinin yaşadığı zorlukları anlatan Erkin, “Ben 3 yıl önce Türkiye’ye geldim. Eskiden pasaport almak çok zordu ama o dönemin başbakanı bizlere pasaport verdi. O pasaportu ben ve eşim aldık, öyle geldik ondan sonra yurt dışı yasağı geldi.” dedi.
Ayrıca Çin’in kendisine “Türkiye’de terörist olarak yaşıyorsun” dediğini söyleyen Erkin, “Ben terörist olsam Türkiye’de üniversite okuyabilir miyim? Türkiye’de rahat yaşayabilir miyim?” diyerek kendisinin Karabük Üniversitesi’nde (KBÜ) Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünde Yüksek Lisans yaptığını ve eşinin de KBÜ’de Uluslararası İlişkiler Bölümünde okuduğunu belirtti.
“Çin polisi beni aradı. Sen Çin Halk Cumhuriyeti’ni Türkiye’de çok iyi anlat her ay makale ve hikâye yaz biz sana her ay para gönderelim dedi ama ben kabul etmedim.Bunun için ailemi hapise attılar.”
Bir Sokaktan bir sokağa gitmek için Çin polislerinden izin aldıklarını da belirten Erkin, “Türkiye’ye geldikten bir hafta sonra Çin polisi beni telefonla aradı. Sen Çin Halk Cumhuriyeti’ni Türkiye’de çok iyi anlat her ay makale ve hikâye yaz biz sana her ay para gönderelim ama ben onu kabul etmedim. Bir hafta sonra tekrar telefonla aradı sen konsolosluğa gitmemişsin neden gitmedin diye sordular ben dedim ki ben zaten buraya turist olarak geldim o işlerle ilgilenmediğimi söylememin ardında bana ailemi hapishaneye attıklarını söylediler. Ben onların verdiği pasaport ile geldim neden ailemi hapse atıyorsunuz diye sordum, oradan kaçak olarak gelmedim bana sen makale yazmadın dediler, ben zaten makale yazmayı bilmiyorum.” dedi.
Onlar, Doğu Türkistan’a biz Uygur Türkleri’ne 70 senedir zulüm ediyor, biz kabul etmiyoruz Çin İmparatorluğunu ,diyen Erkin, “Çin’de bize İngiliz dili, Türk dili, Arap dili yasak, konuşamıyoruz. O yüzden buraya geldiğime çok mutluyum, buraya geldiğimde şaşırdım burada hiçbir yerde beni polisler yakalamadı 3 senede. Ama Çin’de bir sokaktan bir sokağa gitmek için Çin polislerinden izin alıyoruz. Her 500 metre küçük polis haneleri var oraya gidiyorum polise söylüyorum ve o saatler arasında dilekçe yazıp gidiyorum. O saatten ne erken ne de geç gelebilirim. Çin polisleri izin vermese hiç gidemem.” ifadelerinde bulundu.
“Çin’in bize zulüm yapmasının tek nedeni Müslüman Türk olmamızdır. Ben siyasilerden ve Türkiye’den bize dua etmelerini ve bizim sesimizi dünyaya duyurmalarını istiyorum “
Bizim köyde çok camiler vardı eskiden ama şimdi çok az kaldı hepsi yıkıldı, diyen Erkin , “Çin bazen Uygur Türklerini yurt dışına alışveriş yapmak için gönderiyor bizde gelenler bilgiler arıyoruz. Şu anda 33 akrabamı hapse atmış Çin. Ne suç işlemişler de o kadar akrabalarımı kampa attı. Çin’in bize bu kadar çok zulüm yapmasının sebebi, bizim Müslüman Türk olmamız. Ben Türkiye’den ve Türk kardeşlerimden çok memnunum beni hiç yalnız bırakmadı. Ben burada çok rahat yaşıyorum. Ama Doğu Türkistan da yaşanan şu an ki durum beni çok üzüyor. Ben siyasilerden ve Türkiye’den bize dua etmelerini ve bizim sesimizi dünyaya duyurmalarını istiyorum. Ben sadece bunu istiyorum.”sözleriyle Karabük FARKLI Gazete Sahibi Okan Küçük’e yaptığı açıklamayı sonlandırdı.
Biz de hem dindaşımız, hem soydaşımız olan Mahmut Can Erkin’in anlattığı ÇİN’de Müslüman Uygur Türkleri’ne yönelik on yıllardır sistematik hale gelmiş zulmün canlı bir örneğini görmenin hüznünü yaşadık. Ulusallar da dolaşan doğru bir söz var.
Eğer İslam dünyası Müslüman arıyorsa Doğu Türkistan Müslümandır…
Eğer Türk Dünyası Türk arıyorsa Doğu Türkistan Türk’tür…”şeklinde.
Değerli dindaşımız ve soydaşımız Erkin’in , “siyasilerin Uygur Türkleri’nin seslerini duyurmalarını” istemesine katıldığım gibi ,yeterli görmüyorum, Gerekirse diplomatik yollar sonuna kadar kullanılıp bu zulme bir an önce dur denilmesi için İslam Dünyası ve Türk Dünyasının harekete geçmesini Müslüman bir Türk Vatandaşı olarak özellikle Devletimizin yöneticilerinden istirham ediyorum…
Orada dindaşlarımızla, soydaşlarımızla birlikte insanlıkta ölüyor, çünkü…
GENEL
11 Ekim 2024GENEL
11 Ekim 2024GENEL
11 Ekim 2024GENEL
11 Ekim 2024GENEL
11 Ekim 2024GENEL
11 Ekim 2024GENEL
11 Ekim 2024Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.