“Keşke hep çocuk kalsaydık da, en büyük yaramız dizimizdeki yara olsaydı” diyor şair…
Hayallerimizi yitirdiğimizde yetişkin oluverdik…O yaralarla, hayalleri olanları dışladık.Masumiyetimizi yitirmiş çocuklar değil miyiz şimdi? Yaş alırken büyüdük mü?
Cevaplarını bildiğimiz soruları sorsak da gerçek değişmeyecek.Ninni hak eden çocuklara, çaresizlik bıraktığımız bir dünya inşa ettik,Gökten üç elmanın düşeceği masallar yerine…
Çocukluğumuzu yitirmeden masum ve iyi kalabildiğimiz bir dünyada, aldığımız nefes anlamını yitirmeyecek.Anne kurabiyesi kokusunu bilmeyen çocukları bağrımıza daha sıkı bastırdığımızda büyüyeceğiz.Leblebi tozundaki mutluluk, ipi salınınca yükseleceği bilinen uçurtmadaki çoşku, oyuncaktaki hayal, bayram şekerindeki sevinç, Ay Dede masumiyetidir çocukluk. Hatırlayanlara selam olsun!Dünyada çocuklara armağan edilen tek bayram olan “23 Nisan Kutlu Olsun”, duaya dönüşsün ve saadet versin çocuklara…
Bu neslin çocuklarıyla;Taklitten bıkıp, yeniden anlamlandırıp, inşa edebildiğimizde gelecek bizim…Ey çocuk, sana neyin var diye sorarlarsa de ki: “Oku” diye başlayan başucu kitabım, “Korkma” diye başlayan milli marşım var, yönüm belli, köklerimden besleneceğim ve adalet baki…
Tüm çocuklara daha iyi, daha temiz, daha yeşil ve daha yaşanabilir bir dünya bırakabilmek umuduyla…
“Aç kapıyı bezirgan başı, arkamdaki yadigar olsun”
GENEL
14 Ekim 2024GENEL
14 Ekim 2024GENEL
14 Ekim 2024GENEL
14 Ekim 2024GENEL
14 Ekim 2024GENEL
14 Ekim 2024GENEL
14 Ekim 2024Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.
Bu yazının milli ve manevi değerlerimizin birbirinden ayrı değil birbirini tamamlayarak çok daha kıymetli olduğunu idrak etmemize vesile olması temennisiyle elinize sağlık